Genç yaşta kaybettiğimiz Mattia Ahmet Minguzzi'nin annesi, son günlerin en tartışmalı konularından biri haline gelen durumu NTV ekranlarında ele aldı. Yalnızca bir anne olarak değil, aynı zamanda adalet arayışında olan bir birey olarak sesini duyuran Minguzzi, oğlunun trajik olayını ve yaşanan süreci aktardı. Anne, çocukların ve gençlerin yargılanma biçimi üzerine önemli noktalara dikkat çekti ve 'Yetişkinler gibi yargılansınlar' sözleriyle gözleri üzerine çekti.
Mattia'nın annesi, oğlunun anısını yaşatmak ve benzer durumların tekrarlanmaması için mücadele ettiğini belirtti. Oğlu için adalet arayışının kendisi için hiç bitmeyen bir yolculuk olduğunu ifade eden anne, “Oğlumun başına gelenler sadece benim değil, tüm toplumun sorunu” dedi. Kendisiyle yapılan röportajda, hukukun ve adalet sisteminin gençler üzerindeki etkisini ele alırken, “Gençlerin aklı, mantığı ve duygusal olgunluğu çoğu zaman göz ardı ediliyor. Onlar da birer birey, ancak sistem onları gerektiği gibi değerlendirmiyor. Bu yüzden yetişkinler gibi yargılanmalılar” sözlerine vurgu yaptı.
Minguzzi, toplum olarak gençlere nasıl bir gelecek sunduğumuzu sorgulamak gerektiğini de dile getirdi. “Gençler, bu toplumun geleceği. Onlara verirken, karşılaştırmak zorundayız; eğer hata yapmışlarsa, gerçekten ne kadar olgun ve bilinçli bir şekilde karar verdiklerini bilmemiz gerek. Bu noktada, adaletin eşit ve hakkaniyetli bir şekilde uygulanması şart” dedi. Kendisi ve çeşitli sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, gençlerin daha adil bir sistemde yargılanmaları için mücadele verdiğinin altını çizen anne, “Oğlum bir numune değil, gerçek bir insandı ve ben onun değerini bilmemiz gerektiğine inanıyorum” açıklamasında bulundu.
Minguzzi, yaşanan olayın ardından sosyal medyanın etkisi üzerine de düşündüklerini ifade etti. “Sosyal medya, günümüzde çok önemli bir enstrüman. Ancak bu alanda yapılan paylaşımlar, dikkatsizce yapıldığında gençlerin psikolojisini derin şekilde etkileyebiliyor” dedi. Kendi oğlunun vefatından sonra yaşadığı travmanın yanında, sosyal medyanın nasıl bir yıkıma yol açtığını da örneklerle aktardı. “Gençlerin bu kadar yönlendirilmesi bana üzüntü veriyor. Biz büyükler olarak, onlara doğru yönlendirmeyi yapmak zorundayız. Yargılamalar yapılırken, onların bu paylaşımlar ve çıkarımlar üzerinden yargılanmamaları gerek” ifadelerini kullandı.
Bunun yanı sıra, annesi Minguzzi, basın mensuplarına da seslenerek, “Haber yaparken dikkatli olunmalı. Gençlerin özel hayatlarının çok fazla ifşa edilmesi, onların ruh sağlığını bozabilir” uyarısını yaptı. “Adalet sadece bir kelime değil, aynı zamanda bir kavramdır ve herkesin anlayışına göre şekil almalı” şeklinde sözlerini sürdürdü. Gençlerin, hayatlarının en zor anlarında bile desteklenmeye ihtiyaçları olduğunu vurguladı.
Son olarak, Mattia'nın annesi, herkesi daha fazla bilinçlenmeye ve gençlere karşı empati göstermeye davet etti. “Gelecek nesil, gençlerimizdir. Onları nasıl yetiştirir, onlara nasıl bir gelecek sunarsak, dünya o kadar güzel bir yer olur” diyerek mesajını sonlandırdı. Mattia Ahmet Minguzzi'nin trajedisi, sadece bir kayıptan ibaret değil, aynı zamanda toplumu düşündüren ve adalet kavramını sorgulatan bir olay haline geldi. Annelerin acıları, toplum olarak hepimizi etkilerken, bu durumun farkında olup mücadele etmemizi sağlıyor.
Minguzzi’nin televizyon programındaki ifadeleri, yalnızca kendi acısını değil, toplumun tüm kesimlerini etkileyen bir durumu da gözler önüne seriyor. Gençlere ve ailelerine karşı daha adil bir yaklaşımın zamanının geldiğini vurgulayan bu tür açıklamalar, toplumun bilinçlenmesi için büyük önem taşıyor ve toplumsal dönüşümün anahtarı olabilir.